Türk Patent Enstitüsü nezdinde gerçekleştirilen gerek marka, gerek endüstriyel tasarım gerekse patent başvurularının tamamı hukuki mevzuata göre sağlanacak korumaya ilişkin idari işlemleri içermektedir. Bu aşamalarda art niyetle yapılan bir çok hak talebi de şeklen mevzuata uygunluğu ve ilan dönemlerinde itiraz görmemesi öngörülerek enstitü tarafından elbet tescille koruma altına alınmaktadır. Bu gibi durumlarda belgenin iptal edilmesi durumun niteliğince ön görülecek şartların sağlanması koşuluyla mümkün kılınmıştır.
Türk Patent Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen inceleme ve araştırma işlemleri mevcut kayıtlar ve sunulan itiraz ve deliller doğrultusunda karara bağlanmaktadır. Örneğin bir marka hiç kullanılmadığı ürün ve hizmetler için yıllar boyu tescille korunmuş ve korunacakken, bu ibareye uzun zaman yatırımlar yaparak hak sahibi konumuna gelmiş bir girimci yatırımlarını tescil belgesi ile koruyamamış konuma düşebilecektir. Bu gibi durumlarda yatırımları ile hak sahibi konumuna gelen kişi ya da kuruluşlar enstitü nezdinde ancak mahkeme kararıyla haklı kılınabileceklerdir.
556, 554, ve 551 sayılı KHK hükümleri gereğince koruma talep eden firmaların usülen ve geçmiş tescillere göre hak iddialarını Türk Patent Enstitüsü analiz eder, kayıt altına alır ve korumaya temel teşkil eden tescil belgelerini düzenler. Uluslar arası uyumluluğa ilişkin çalışmalara kararlar alır ve yön verir. Ancak tescil hakkına yasal olarak elverişli bulunmayacak olmasına rağmen evrak üzerinde haklı görünüp enstitü nezdinde idari anlamda hak sahibi konumuna gelmiş kuruluşlardan bu hakkın alınma yöntemlerini ancak güçlü bir hukuk desteği gerçekleştirebilir.